Âşık Paşa ve Garibnâme
Moderatörler: ucharfbesnokta, Ertugrul
Âşık Paşa ve Garibnâme
Âşık Paşa ve Garibnâme
Âşık Paşa, Osmanlının ilk devrinde Anadoluda yetişen büyük mutasavvıflardan biridir. Asıl adı Ali olan Âşık Paşa, 1272 yılında Kırşehirde doğmuş. Babasının ilk çocuğu olduğu için baş ağa veya paşa denildiği veya paşa lakabının Osman Gazi tarafından verildiği rivayet edilir.
Âşık Paşanın dedesi Baba İlyas, Moğol istilası üzerine Horasandan hicret edip, Anadolu Selçuklularından Alaeddin Keykubadın himayesine giren büyük velilerdendir. Babası da dedesinin yolundan giden salih bir zat olan Muhlis Paşadır.
Âşık Paşa, babasının Kırşehirde bulunan dergâhında salih kimseler içinde yetişti. Zamanın büyük alimlerinden Kırşehirli Süleyman Efendiden ilim aldı. Arapça, Farsça, İbranice ve Ermenice öğrendi. Allaha olan sevgisinin çokluğu sebebiyle kendisine Âşık denildi. O da dergâhta baba ve dedesi gibi talebe yetiştirmekle meşgul oldu. Orhan Gazi zamanında şöhreti arttı.
Bu veli zat, Garibnâme adlı mesnevi tarzında on iki bin beyte varan eseriyle meşhurdur. Tasavvuf ilmine dair bu eser, Osmanlı edebiyat tarihi açısından oldukça önemlidir. Mesnevi tarzında yazılmış ilk Türkçe eserdir. Türk halkına tasavvuf zevkini (güzel ahlâkı, edebi) öğretmek için yazılmıştır.
Ayrıca yüz altmış bir beyitlik Fakrnâme, otuz bir beyitlik Vasf-ı Hal adlı eserleri, risale ve şiirleri de olan Âşık Paşa bir süreliğine gittiği Mısır dönüşünde 1333 yılında Kırşehirde vefat etti.
Garibnâmede Şöyle Diyor Âşık PaşaGaribnâmede Paşa:
Yani, bu dinin emir ve yasaklarını üstattan öğrenmek lazımdır. O üstat ki adet, usul ve esasları öğretir. Allahu Tealânın emrettiği farzları ve Rasulullah s.a.v.in sünnetini bildirir. Nefsi ibadet etmeye açıkça davet eder. Şunu iyi biliniz ki, İslâmiyeti en doğru olarak anlatan, alim olan üstatlardır. Bu sebeple onlara karşı çok edepli olmalı, izzet, ikram ve hizmette bulunmalıdır. Bir talebe hocasına hizmet ederse şüphesiz çok dua alır. Onun duası bereketiyle Cenab-ı Hak da, o talebeyi sever. Bu sözümüzün hakikat olduğunu kabul etmek gerek.
Âşıkın Allahu Tealâ katında eksiği çok fazladır. Fakat Cenab-ı Hakkın, kendi eksikliğini bilen kuluna merhameti pek çoktur. Rabbimizin ihsanı ve merhameti boldur. Hepimizin ümidi budur. Başka bir ümit kapısı yoktur. Ey yüce Allahım! Sen ihsan sahibisin, her şeyden önce mevcud olan evvelsin; her şey helâk olduktan sonra geriye kalacak âhirsin. Hem hakim ve hem de alimsin. Kullarını rahmetinle yarlıga, onları merhametinle koru. Ey Celîl! Her kim bu sözü kabul ederse, rahmetin ona her zaman delil olsun.
Etkilemenin Dokuz Kuralı;
Birilerini etkilemek ister misiniz bilmem amBirilerini ama bugünlerde bunu yapmak için özel eğitim alan çok sayıda kişi var. Bakalım bu eğitimde neler
söyleniyor.
1- İnsanlar tercihlerini teklififi n yapılma şekline göre belirler. (Türkçesi: Göz boyayın!)
2- İnsanlar kaybetmenin önüne geçmek için, kazanmak için harcadıklarından daha fazla çaba sarf ederler. (Türkçesi: Korkutun!)
3- Satışı ve itaati artırmak için seçenek sayısını azaltmak gerekir. (Türkçesi: Yollarını tıkayın!)
4- İnsanların davranışlarını değişmeye zorlamak, tutum ve bakış açılarının da değişmesine yol açar. (Türkçesi: Alternatiflfl eri yok edin!)
5- İnsanlar kendilerini en üst basamakta hissetmek isterler. (Türkçesi: Pohpohlayın!)
6- Din, toplum, aile gibi yüksek değerlerle hitap etmek daha etkilidir. (Türkçesi: İstismar edin!)
7- İnsanlar sahip oldukları şeyin değerini olduğundan fazla düşünmeyi tercih eder. (Türkçesi: Kandırın!)
8- Bir grubu etkilemek, bireyi etkilemekten daha kolaydır. (Türkçesi: Grup baskısı oluşturun!)
9- İnsanlar bir grubun parçası olmak için birçok şeyi gözden çıkarırlar. (Türkçesi: Sürüye dahil olmaya zorlayın!)
Akif GÜLER 102. Sayı / TAVAN ARASI
- hakandidinir
- Özel Üye
- Mesajlar: 2638
- Kayıt: 10 Oca 2007, 00:00
Re: Âşık Paşa ve Garibnâme
Allah razı olsun kardeşim sağ olunuz var olunuz